Çikolata ustası Charlotte, mekanikçi James'i iki kez düğünde terk etti. Şimdi ona gerçekten onunla evlenmek istediğini ispat etmesi gerekiyor. Ancak işler, James'in eski sevgilisi sahneye çıkıp onu geri istediğinde çıkmaza girer... İşte karşınızda, aşk ve romantizmi bolca barındıran bir film.
Yönetmen koltuğunda kim oturduğunun önemini bir kez daha hatırlatan bu yapımda, hayatın ne kadar karmaşık olabileceğinin altı çiziliyor. Hem eğlenceli, hem de duygusal bir hikaye anlatan film, izleyenleri derinden etkiliyor.
Baş kahramanımız Charlotte'un kalp kırmaktan öte, bir yandan da kalbini tamir etmeye çalışırken verdiği mücadele, insanın içini acıtıyor. Çünkü aşk dediğin zaman ne zaman ne olacağı belli olmuyor.
Öte yandan, James'in eski sevgilisi sahneye çıkıp 'ben hala seni seviyorum' dediğinde, işler iyice çıkmaza giriyor. Üçgenin içine sıkışan kahramanlar, bir çıkış yolu bulmaya çalışırken izleyiciyi de peşinden sürüklüyor.
Filmin sonunda ise, en önemli ders ortaya çıkıyor: Her ne kadar zorluklarla karşılaşılırsa karşılaşılsın, aşkın gücü her şeyi yenebilir. Çünkü aşk, en karmaşık durumlarda bile yolunu bulmayı başarıyor.
Bir sinema yorumcusu olarak, bu filmi aşkın ve bağışlamanın gücünü anlamak ve hayatın getirdiği zorlukları yenmenin mümkün olduğunu görmek isteyen herkese tavsiye ederim. Çünkü bu film, izledikten sonra insanın içinde umut dolu bir his bırakıyor.
