Bu film, toplumun her kesimini temsil eden karakterlerin bir araya geldiği klasik bir adalet arayışı hikayesi. Öykünün merkezinde dürüst bir polis memuru ve zengin bir genç var.
Dürüst, namuslu bir polis memuru olan karakterimiz, genellikle toplumun en alt kesimlerinde yer alan 'sıradan insan' için adalet arayışına giriyor. Ancak bu uğurda karşılaştığı engeller hiç de küçümsenecek cinsten değil. Bu polis memuru, adaleti sağlama amacıyla sistemle, yozlaşmış bürokrasiyle ve bazen de kendi iç çatışmalarıyla mücadele etmek zorunda kalıyor.
Diğer yanda tüm imkanlara sahip olan, ancak kötü niyetli ve adaletsiz bir zengin genç var. Kimi zaman bencilce hareketlerde bulunan bu genç, polis memurundan intikam almak için kendi serveti ve gücü dışında başka bir şey kullanmıyor. Kendisinin verdiği zararı karşılamak yerine, yaptıklarının hesabını adalet arayışındaki bu polis memuruna kesmeyi tercih ediyor.
Film, adaletsizliklerle dolu bu dünyada ahlaki değerlere bağlı kalmak, hak ve adalet için savaşmak zorunda olan bir polisin öyküsü üzerine kurulu. Ancak bu savaş hiç de kolay değil. Çünkü güçlü bir rakip olan zengin genç, her türlü haksızlıkla karşı karşıya olan 'sıradan insan'ın adaletini sağlamak için mücadele eden polis memurunun önünde büyük bir engel oluşturuyor. Film bu zıtlıklar ve çelişkiler üzerinden ilerleyerek, bizlere gerçekte adaleti savunmanın ne denli zor ve karmaşık olduğunu gösteriyor. Özünde 'iyiyle kötünün savaşı' gibi görünen bu film, eşitsizliğin ve adaletsizliğin pençesinde kıvranan toplumun gerçek yüzünü sergiliyor.
