Bir tehlikeli suç örgütü ile ilişkili hale geldikten sonra, gizli bir polis, ortağının, eşinin ve hayatının üç gününün eksik olduğunu fark ederek uyanır. Göründüğü kadarıyla, bu unsurlarla bezenmiş karmaşık ve ağır bir hikayenin bizi beklediğini anlıyoruz. Hikaye, beklenmedik bir şekilde suç dünyasıyla iç içe geçen bir polisin, kendi yaşamının gizemli bir bölümünü anlamasına çalışması etrafında dönüyor.
Gizli polis, sevdiği insanları ve en önemlisi de kendi hafızasını kaybetmenin karmaşıklığını ve karmaşasını yaşarken, biz de onunla birlikte bu labirenti çözümlemeye çalışıyoruz. Hikayenin kontrolünün tamamen kahramanımızın elinden alındığı bu dönemde, kaybolan hayatının üç gününün ardındaki gerçeği ortaya çıkarabilmek için gösterdiği çaresiz mücadele, izleyiciyi adeta ekrana kilitleyen bir unsur haline geliyor.
Geçmişine dair ipuçları ararken, bir yandan da tehlikeli bir suç örgütü ile nasıl iç içe girdiğini anlamaya çalışıyor. Bu sürecin sonunda kahramanımızın hayatında çok büyük değişimlerin meydana gelmesi kaçınılmaz oluyor. Gizli polisin yaşadığı bu karmaşa, izleyenleri de kendine çeken bir hikaye sunuyor ki, bu da filmin başarısının en büyük göstergelerinden biri.
Film, bir polis memurunun aşkı, hafızası ve hayatta kalma mücadelesi üzerinden baş döndürücü bir hikaye seyrine davet ediyor. Eksik üç günü ve yaşadığı tüm karmaşayı çözmenin ardından ortaya çıkan gerçekler, izleyicinin film karşısında yaşadığı merak ve gerilim duygusunu daha da artıran bir etkiye sahip. Hikayenin derinlemesine işlenmiş karakterleri ve beklenmeyen dönüşlerle dolu olay örgüsüyle, bu film, izleyicilerin aklında kalıcı bir iz bırakıyor.
